Adı üzerinde sanal.

Yani olmayan şey.

Burada renk yok, koku yok. Sadece düşünce alışverişi var.

Bir genelleme yapacak olursak.

% 80 Egocular (Yani sapık düşünceleri olanlar)

% 15 Geyikler

% 5 Muhabbet edebildiklerin.

Aslına bakarsanız herkes kendi sayfasını yazıyor. Bazıları olmak istediklerini, bazıları hayallerini, bazıları da yaşadığı gerçekleri.

Bir merhabayla başlıyor her şey. Ve sürüp gidiyor. Günlerce, haftalarca, aylarca hatta yıllarca. Bazen öyle güzel sayfalar yazılıyor ki. İnsan muhabbetin bitmesini istemiyor. Öyle güzel muhabbetler oluyor ki. Sonunun gelmesini istemiyorsun. Bir yerde bitiyor muhabbet. Bye, hoşça kal, görüşürüz v.s.. gibi sözcüklerle. O an yaptığı muhabbeti toparlamaya çalışıyor tekrar tekrar okuyor yazılan sayfaları. Acaba kaçırdığım bir yer varmıdır diye. Bir an bir kelimeye takılıyor gözleri ve o an düşüncelere dalıyor. Bırakıp gidiyor kendini o kelimenin içine. İçinde hafif bir mutluluk beliriyor. Tebessümle bakıyor etrafına. Boğazına bir şeyler düğümleniyor sanki. Çıkarmak istiyor ama yapamıyor.

Kafasında şu düşünce oluşuyor. Tekrar ne zaman görebilirim diye. Bilgisayarı her açtığında içinden hep onu geçiriyor. İnşallah buradadır, yine güzel bir muhabbet ederiz diye.  Bu şekilde sürüp gidiyor. Onu gördüğü zaman dünyalar onun oluyor. Sanki bir çocuğun oyuncağını kaybedip tekrar bulduğu zamanki o duyguyu yaşıyor.

ByLove...